Her Şey Etkileşim İçin: Belediye Değil Balaban’ın Çiftliği
Yunusemre Belediyesi’nde kurumsallık, ciddiyet ve liyakat gibi kavramların yerini, keyfiyet, torpil ve sosyal medya gösterilerine bıraktığına dair örnekler her geçen gün artıyor. Belediyede resmî bir unvanı bulunmayan ancak kendisini “başkan danışmanı” olarak tanıtan Meltem Erdinç, bu kez belediyeye ait bir hizmet aracının altına elinde sigarayla girerek sosyal medya paylaşımı yaptı. Paylaşımında, “Her işi yapıyorum derken şaka yapmıyorum” ifadelerini kullanan Erdinç’in bu tavrı, kamusal sorumluluğun ve kamu malına saygının nasıl ayaklar altına alındığını bir kez daha gözler önüne serdi.
Hatırlanacağı üzere, aynı isim 23 Ekim 2024 tarihinde 250.000 TL sermayeyle bir şirket kurmuş, yalnızca bir ay sonra, 19 Kasım 2024 tarihinde bu şirketi Yunusemre Belediyesi’ne devretmişti. Bu gelişme, kamuoyunda uzun süre tartışılmış; “şeffaflık ve liyakat” ilkeleriyle ne ölçüde bağdaştığı sorgulanmıştı.
Şimdi ise, kamuya ait bir aracın altında hem de elinde sigarayla iş güvenliğini ve kamu etiğini hiçe sayan bir fotoğraf paylaşarak, belediye kaynaklarını kişisel PR malzemesine dönüştürdü. Belediyede fiilen hangi görevde olduğu bilinmeyen bir ismin, bu kadar rahat bir şekilde kamu malı üzerinden “etkileşim” peşinde koşması ise belediye yönetiminin bu tabloya nasıl göz yumduğunun açık göstergesi olarak görülüyor.
Bu tür bireysel şovların belediyecilik hizmetlerinin önüne geçmesi, kurumun ciddiyetine gölge düşürürken, vatandaşlar arasında da “Belediyede gerçekten kim ne iş yapıyor?” sorusunun yeniden sorulmasına neden oldu.
Belediye Başkanı Semih Balaban’ın, bu ve benzeri uygulamalar karşısında sessiz kalması; kurumsal yönetim yerine şahsi sadakat ilişkilerinin hâkim olduğu, kuralların değil keyfiyetin işlediği bir “çiftlik belediyeciliği” görüntüsünü pekiştiriyor.
Yunusemre Belediyesi’nde işler gerçekten rayında mı, yoksa sosyal medya filtreleriyle örtülmeye çalışılan bir yönetim zafiyeti mi yaşanıyor? Sorular büyüyor, ama cevaplar yine gelmiyor.
Yorum gönder